İmar Barışı Nedir?

İmar Barışı Nedir? İmar Barışında ”Aykırılığın Niteliği” Ne Anlama Gelir?

Türkiye’de, inşaat hukukuna ve inşaatın tamamlanmasından sonraki aşamada ise imar hukukuna aykırı olarak pek çok yapı inşa edilmiş, inşa edilmeye de devam etmektedir. Bu bakımdan, ülkemizin hukuk sisteminin ve denetim mekanizmasının etkili olarak işleyemediğinin itiraf edilmesi gerekir. Her geçen gün, imar hukukuna aykırı yapılarla burun buruna gelmek, şehrin ve yahut da bulunulan yerleşim yerinin estetiğini bozan, risklere ve hatta yer yer can güvenliğine aykırı olan bu yapılar, Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığının denetimi altındadır.

Bakanlık, konuyla ilgili çalışmalar yapmaktadır; geçtiğimiz yıllarda da buna ilişkin birtakım hareketlenmeler yaşanmıştır. Güncel olay, İMAR BARIŞI dediğimiz tedbirdir. Aslında, bu harekete bir “tedbir” demek pek doğru bir yaklaşım sayılmayabilir. Zira imar barışı, imar hukukuna aykırı olarak inşa edilmiş ve kullanılmakta ya da kullanılmayıp atıl vaziyette bekletilmekte olan yapıların, “imar hukukuna uygun” sayılarak, mahrum bırakıldığı olanaklara kavuşturulması işleminin genel adıdır.

İmar barışı, imar hukukunun bağlayıcı kurallarına aykırı inşa edilmiş yapıları, belirli şartlarla “imara uygun” sayar ve böylelikle, daha öncesinde çeşitli olanaklardan yoksun kalmış olan yapı, artık imara uygun bir yapı gibi her türlü hakka kavuşturulur. İmar barışının anlamı ve özü, temelde bu şekilde ifade edilebilir.

İmar barışından hangi yapıların yararlanabileceği, imar barışına başvuru süresi ve başvuru sırasında nelerin talep edildiği gibi hususlar, Bakanlığın yaptığı açıklama ile şekillenmiştir. Buna göre, imar barışının kapsamı, 31 ARALIK 2017 tarihinden önce inşaat aşaması bitirilmiş yapıları kapsamaktadır.

İmar barışının, 31 ARALIK 2017’den önceki yapıları kapsaması tek başına yeterli değildir; bunun için bir başvuru olması gerekir. İmar barışı için yapılması gereken SON BAŞVURU TARİHİ 31/10/2018’dir.

Zamanında yapılmış başvurularda, AYKIRILIĞIN NİTELİĞİNE de yer verilmek zorundadır. Aykırılığın niteliği demek, inşa edilmiş olan ve hakkında imar barışı uygulaması talep edilen yapının HANGİ SEBEPLE İMAR MEVZUATINA AYKIRI OLDUĞUDUR. Bu bakımdan bir değerlendirme yapacak olursak, imar hukukuna aykırılığın, yapının tümünü kapsayan aykırılıklar ve yalnızca bir ya da birkaç bağımsız bölümü ilgilendiren aykırılıklar olarak ikiye ayırarak incelememiz mümkündür.

Yapının tümünü ilgilendiren aykırılıklara şunlar örnek gösterilir:
1) Belediyeden yahut da yetkili öteki mercilerden inşaat ruhsatı alınmadan inşaat yapılması
2) Alınmış inşaat ruhsatında verilmiş izin ve talimatlara aykırı inşaat yapılması
3) Ruhsatın alınmasından sonra, ruhsata uygun inşaat yapılmasına rağmen, daha sonraki bir tarihte ruhsata aykırı eklemeler yapılması
4) Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca ORTAK KULLANIMA bağlı alanların bağımsız bölüm yapılmış olması
5) Yapının yapı kullanım izninin alınmamış olması (iskan)
6) Binaya sığınak yapılmamış olması ya da yapılan sığınağın kapatılması
7) Binanın dış cephesinde, onaylı projesinden farklı olarak değişiklik yapılması ve bu konuda herhangi bir bildirimde bulunulmamış olması
Yalnızca belirli bağımsız bölümleri ilgilendiren aykırılıklar da olabilir:
1) Konutun, tapudaki “mesken” kaydına rağmen bir “işyeri” yapılmış olması
2) Birden fazla bağımsız bölümün, ruhsata ve projeye aykırı olarak birleştirilmesi
3) Ortak kullanım alanının bağımsız bölüme dahil edilmesi

Yukarıda saydığımız aykırılıklar, yalnızca birer ÖRNEK teşkil etmektedir. Yoksa, aykırılığın çok farklı şekilleri de mevcut olabilir. Önemli olan, imar barışı başvurusunda bulunmuş kişinin, bu aykırılıkları DOĞRU bir şekilde Bakanlığa bildirmiş olmasıdır.